2 Ağustos 2016 Salı

Yine ne var? -_-



Bu dövmeyi gerçekten yaptırmam gerek

Uzun bir süre sonra tesadüfen diğer bloggerları okuyup yazmayı özlediğimi fark ettim. Sanırım bu yüzden buradayım. Hayatım fena değil, bu yüzden son 4 yazımda olduğu gibi hayatımda gerçekleşen dramalardan konuşmaya pek de hevesli değilim. Bu blog eskiden gayet neşeli bir yerdi. Neden böyle oldu ki ya sdkjjdkdls

Bayağıdır ülkeden bir an önce ayrılmayı düşünüyordum. Çünkü buraya ait hissetmiyorum. Gerek düşüncelerim, gerek duygularım, gerek davranışlarım. Buraya uygun değilim. Dinsizim dediğimde aldığım bakışlar, beni tekrar tekrar müslüman yapmaya çalışıp sevap kazanmak için uğraşan insanlar, homoseksüellere duyduğum sempati ve kabulleniş, insanların -diğer insanlara zarar vermedikleri sürece- ne yaptığına karışmamam, Fransız turisti Türk bayrağını almadı diye döven manyaklar, yobaz tipler ve erkeklerle arkadaşlık eden her kıza verici gözüyle bakan insanlar gibi faktörler bu isteğimi oldukça arttırıyor. Ama yine de, burayı bırakasım gelmiyor çok da fazla. Yabancılık çekeceğimi biliyorum çünkü. Türkiye'ye ait hissetmiyorum ama en azından ait görülüyorum. Başka bir ülkede hem ait hissetmeyip hem de yabancı muamelesi göreceğim. Kafam bayağı karışık.

Uzun süredir insanlar ve davranışlarını inceliyorum. Başkalarına zarar verme isteklerinin arkasındaki nedenleri düşünüyorum. Bu işi çözdüm gibi fakat bazen bu davranışların kendilerinin suçu olmadığını düşünmeye başlıyorum. Genelde kendilerine merhamet gösterilmeyen insanlar başkalarına da merhamet göstermiyor. Peki ona merhamet göstermeyen insan? Ya ona da merhamet gösterilmemişse? Peki başkalarına kötü hissettirmemesi gerektiğini öğrenmediyse? Bu ona aşılanmadıysa? O zaman insanoğlunu davranışlarından sorumlu tutma hakkını elimizde tutabilir miyiz merak ediyorum. Zira davranışlarımızın hepsinin bir nedeni var. Yediğimiz öğle yemeğinin hormonlarımıza etkisinden tut geçmişteki deneyimlerimize kadar. Böyle şeyleri düşünmemeye çalışıyorum. Beynimi böyle bir girdaba sokarsam içinden çıkamayacağımı adım gibi biliyorum. Yüzeysel yaşamaya çalışırken hayatım fena değil. Gülüyor ve gönül eğlendiriyorum sadece.

Zihnim başka bir evrende yaşarken vücudumun yaşadığı evren beni kendisine odaklanmaya zorluyor. İyi bir üniversite kazanmam ve bunun için de odaklanmam gerek. Odaklanmakta da gerçekten çok kötüyüm. Umarım bu konuda bir şeyler yapabilirim. Dandik bir üniversitede dandik bir bölüm okumayı kaldırabileceğimi sanmıyorum. Hala başlamadım ders çalışmaya. Ben ve benim salak disiplinsizliğim işte.

Yine insan değilmiş gibi hissetmeye başladım sdkjdsl.

Hayırlısı.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder